GRC Nedir?
Risk zekâsına sahip bir kurum olmak içinde bulunduğumuz dönemde kaçınılmaz bir yaklaşımdır. İş süreçlerimizin neredeyse tamamı risk altındadır ve kayıplar hiç olmadığı kadar yıkıcı olabilmektedir. Tam da bu sebeple düzenleyiciler ve paydaşlar şirketlerin, kurumların daha fazla kontrole sahip olmalarını ve tüm iş süreçlerini, operasyonlarını etkileyebilecek riskleri yönetmelerini istemektedir.
Piyasa değişkenliğinden ve düzenleyici uyumundan insan doğasına ve teknolojiye kadar, yaptığımız her şeyin içinde belirsizlik oluşma ihtimali bulunmaktadır. Ancak, fırsat ve değer yaratmak ile başarıyı tehlikeye atmak arasındaki farkı oluşturan risklerin belirlenmesi, anlaşılması ve etkin bir şekilde yönetilmesi, risk zekâsına sahip bir organizasyonun proaktif yaklaşımı ile mümkün olmaktadır.
GRC – Yönetişim, Risk yönetimi ve Uygunluk (Governance, Risk (management) and Compliance) anlamını taşır. Çoğu kurum için bu kavramlar tanıdıktır ve genelde ayrı ayrı uygulanmıştır.
Kurumsal ve etkin yönetim anlayışının üçlü sac ayağını oluşturan bu disiplinler entegre bir model altında birleştirilerek GRC’yi meydana getirmiştir ve kurumlar tarafından kuruluş amaçlarına daha verimli, etkin ve hızlı bir şekilde ulaşmak, bilginin etkili ve güvenli bir şekilde işlenmesini ve paylaşılmasını sağlamak, operasyonel – finansal ve uygunluk süreçlerinin optimum düzeyde çalışıyor olmasını sağlamak ve tüm süreçlerle entegre bir risk yönetim yapısına sahip olmak ve tüm belirsizlikleri ortadan kaldırmak için kullanılmaktadır.
Yönetişim
Yönetişim, bir şirketin iş hedeflerine ulaşmak için kullandığı politikalar, kurallar ve çerçeveler kümesidir. Yönetim kurulu veya üst düzey yöneticiler gibi önemli paydaşların sorumluluklarını tanımlar.
İyi yönetişim için temel gereksinimler “etik yönetim ilkeleri, şeffaf bilgi paylaşımı, çatışma çözümleme politikaları ve etkin kaynak yönetimi” olarak sıralanabilir.
Risk Yönetimi
Kurumlar operasyonel, finansal, yasal, stratejik ve güvenlik riskleri dahil olmak üzere farklı türde risklerle karşı karşıya kalır. Doğru risk yönetimi, şirketlerin bu riskleri belirlemesine ve bunlar meydana geldiğinde bunları düzeltmenin yollarını bulmasına yardımcı olur.
Kurumsal risk yönetimi programı, olası sorunları öngörmek ve kayıpları en aza indirmek için kullanılır. Örneğin, risk analizini / değerlendirmesini, bilgisayar sisteminizde güvenlik açıkları bulmak ve gerekli düzeltmeleri uygulamak için kullanabilirsiniz.
Uygunluk
Uygunluk; kuralları, kanunları ve yönetmelikleri takip etme eylemidir. Sektördeki yetkililer tarafından belirlenen yasal ve düzenleyici gereklilikler, ayrıca kurum içi politikalar için geçerlidir. GRC’de uygunluk, şirket faaliyetlerinin ilgili yönetmeliklere uygun olduğundan emin olmak amacıyla prosedürler uygulamayı içerir.
GRC Neden Önemlidir?
Kurumlar GRC programları doğrultusunda riske duyarlı bir yönetim anlayışı ile daha etkin kararlar alabilir. Etkili bir GRC programı, önemli paydaşların ortak bir bakış açısıyla politikalar belirlemesine yardımcı olur. GRC ile tüm kurum; politikalar, kararlar ve eylemler söz konusu olduğunda ortak bir noktada buluşur.
GRC programı uygulamanın bazı avantajları aşağıdaki şekilde sıralanabilir:
Veriye Dayalı Kararlar Verme
Kaynaklarınızı izleyerek, kurallar veya çerçeveler belirleyerek, ayrıca GRC yazılımları ve araçları kullanarak daha kısa bir zaman aralığında veriye dayalı kararlar verebilirsiniz.
Sorumluluk Bilincine Dayalı Operasyonlar
GRC, etik değerleri öne çıkaran ve büyüme için sağlıklı bir ortam oluşturan ortak bir kültür etrafında operasyonları kolaylaştırır. Kuruluşta güçlü bir kurumsal kültür gelişimine ve etik kararlar vermeye rehberlik eder.
Gelişmiş Siber Güvenlik
Şirketler, entegre bir GRC yaklaşımıyla müşteri verilerini ve özel bilgileri korumak için veri güvenlik önlemleri alabilir. Kullanıcıların verilerini ve gizliliğini tehdit eden siber risklerin artması nedeniyle, GRC stratejisi uygulamak büyük önem taşır. Kuruluşların, GDPR, KVKK gibi veri gizliliği yönetmeliklerine ve ISO/IEC 27001, ISO/IEC 27701 gibi bilgi güvenliği standartlarına uymasına yardımcı olur.
GRC Çerçevesi
GRC çerçevesi, kurumdaki yönetişim ve uygunluk riskini yönetmeye yönelik bir modeldir. Kurumu, hedeflerine ulaşma konusunda yönlendiren önemli politikaları belirlemeyi içerir. GRC çerçevesi benimseyerek riskleri azaltmaya, bilgiye dayalı kararlar vermeye ve iş sürekliliğini sağlamaya yönelik proaktif bir yaklaşım elde edebilirsiniz.
Stratejik hedeflerinizle uyumlu önemli politikalar içeren GRC çerçeveleri benimseyerek GRC uygulamaya başlayabilirsiniz. Önemli paydaşlar politikaları düzenlerken, iş akışlarını yapılandırırken ve şirketi yönetirken çalışmalarını, GRC çerçevesinden aldıkları ortak bir anlayışa dayandırırlar. GRC çerçevesinin başarısı koordine edilirken ve izlenirken yazılım ve araçlar kullanılabilir.
GRC Olgunluğu
GRC olgunluğu, bir kuruluştaki yönetişim, risk yönetimi ve uygunluk entegrasyonu düzeyidir. İyi planlanmış bir GRC stratejisi maliyet verimliliği, üretkenlik ve risk azaltma etkinliği sonuçlarını verdiğinde yüksek bir GRC olgunluğu düzeyine erişirsiniz. Düşük GRC olgunluğu düzeyiyse verimli değildir ve iş birimlerinin *silolar halinde çalışmaya devam etmesine neden olur.
* “Silo” genellikle büyük firmalarda birbirinden kopuk çalışan bölümleri ifade etmek için kullanılan bir terimdir.
Sürdürülebilir GRC Modeli
Sürdürülebilir GRC Modeli, şirketlerin GRC uygulamasına ve belirlenen ilkelere dayalı bir performans elde etmesine yardımcı olan yönergeler içerir. İletişim, politikalar ve eğitime yönelik ortak bir anlayış sağlar. GRC operasyonlarınızı kuruluşunuza entegre etmeye yönelik bütünsel, yapılandırılmış ve sürdürülebilir bir yaklaşım benimseyebilirsiniz.
Stratejinizin, eylemlerinizin ve hedeflerinizin uyumlu olması çok önemlidir ve bunu fırsatları, tehditleri, değerleri ve karar alırken dikkate alınacak gereklilikleri göz önünde bulundurarak yapabilirsiniz.
GRC, sonuç veren eylemlerde bulunmanızı, hedefleri engelleyenlerden kaçınmanızı ve anlık değişiklikleri tespit etmek için operasyonlarınızı izlemenizi teşvik eder.
İş hedeflerinizle uyumlu olduğundan emin olmak için stratejinizi ve eylemlerinizi tekrar inceleyin.
Ekonomik sürdürülebilirlik, mevcut olan kaynakların optimal biçimde kullanılarak işletme ile toplum arasındaki fayda ilişkisinin sağlanması için geliştirilen stratejilerin kurgulanması üzerine temellendirilmiştir. Bu kavram, kurumların değer maksimizasyonu oluşturması için gerçekleştirilen varlık tahsisi süreçlerini kapsarken, organizasyonel kaynakların en optimal ve sürdürülebilir şekilde yönetilmesini ilke edinir.
Sürdürülebilir GRC’de ana rol Yönetişim bileşenindedir.
Çalışanların yetkinliği, şirket politika ve prosedürleri, organizasyonel yapı ve teknoloji başta olmak üzere yapıyı oluşturan tüm bileşenlerin sürdürülebilirliğinin yönetimini Yönetişim tanımlar ve gerçekleştirir.
Sürdürülebilirlik, gelecek nesillerin kendi ihtiyaçlarını karşılama yeteneğinden ödün vermeden mevcut ihtiyaçları karşılayacak şekilde kaynak tüketimini ifade eder. Sürdürülebilirlik stratejisinin amacı, doğal kaynakların ve sosyal sermayenin verimli ve etik kullanımı şeklinde değer yaratmaktır.
Kuruluşlarda sürdürülebilirliğin temel itici güçleri iş riskleri ve çevresel, yasal düzenlemelere uygunluktur. Sürdürülebilirlik ve GRC ayrılmaz bir şekilde bağlantılıdır.
COVID-19 salgını, ekonominin ve serbest piyasanın gerçekte ne kadar öngörülemez olduğunu vurguladı. Artan bir belirsizlik ortamında, değişen tutumlarda ve tutarsız düzenlemelerde, işletmeler sayısız riskle karşı karşıyadır. Hukuki riskler, operasyonel riskler, değişen müşteri talep ve beklentileri ve bunun sonucunda ortaya çıkan itibar risklerinin yönetilmeleri gerekmektedir. Dünya Ekonomik Forumu’nun 2019 küresel riskler listesine göre, yatırımcıların iklim değişikliğine yönelik artan ilgisi, sistemik çevresel ve sosyal risklerin mali sonuçlarının daha geniş bir şekilde ele alınmasını sağlamaktadır. Sağlam bir kurumsal sürdürülebilirlik stratejisi, bu tür riskleri azaltmak ve yönetmek için etkili bir araçtır.
Bir kurumsal sürdürülebilirlik stratejisi, GRC işlevleri bağlamında bakıldığında açıkça bir risk azaltma aracı olarak tasarlanmadığı durumlarda bile, bütünsel bir bakış açısıyla daha fazla içgörü sağlayabilmektedir. Yinelemeyi ve fazlalığı azaltan ve kaynak kullanımını optimize eden stratejik eylemlerin bir listesini oluşturabilir. Birlikte kullanıldığında, bu stratejiler bir kuruluşun iş hedeflerine ulaşmasına, belirsizliği ele almasına ve iyi iş uygulamaları aracılığıyla dürüstlükle hareket etmesine yardımcı olabilir. Dahili siloları ortadan kaldırmak ve kuruluş içinde veri paylaşımını teşvik etmek, bu tür stratejik sinerjilerin tanımlanması ve kullanılmasının ayrılmaz bir parçasıdır.
Sürdürülebilirlik, etkin bir risk yönetimi stratejisi olarak kullanılmak üzere kesin bir potansiyele sahiptir. Ancak bu stratejinin etkinliği bireysel organizasyona ve stratejiyi nasıl uyguladığına bağlıdır. Şirketin operasyonları hakkında geniş kapsamlı bilgi edinmek, tüm risk türlerini belirlemek ve bu riskleri yönetmek için bir sürdürülebilirlik stratejisi oluşturmak, günümüzde işletmelerin karşılaştığı en büyük zorluktur.
Yapay Zeka (AI), Tasarım Düşüncesi (Design Thinking) ve Gelişmiş Veri Analitiği (Advanced Data Analytics) gibi yeni teknolojiler, iş hedeflerine öncelik vermek için yararlı araçlar olabilir.
Yapay Zeka tabanlı yazılım platformları, kuruluşlara bir sürdürülebilirlik stratejisinin başarısını izlemek ve bunun kuruluşun yönetişimi, risk yönetimi ve uygunluk çerçevesi üzerindeki etkisini ölçmek için özerk bir yol sunabilir.
Sürdürülebilirlik işlevleri ile GRC’yi uyumlu hale getiren işbirlikçi bir bakış açısı, işletmeleri geleceğin değişimlerine ve belirsizliklerine karşı dirençli hale getirmek için daha güçlü, daha sürdürülebilir stratejiler sağlayabilir.
Siber Güvenlik, Dijital Dönüşüm, MSSP, Sızma Testi, KVKK, GDPR, ISO 27001, ISO 27701 ve DDO Bilgi ve İletişim Güvenliği Rehberi başlıklarıyla ilgili teklif almak için lütfen tıklayın.